Manisa Gazeteciler Cemiyeti, 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, basın özgürlüğü konusunda hâlâ ciddi sorunların yaşandığına dikkat çekti. Cemiyet, 24 Temmuz 1908’de sansürün kaldırılmasının üzerinden 116 yıl geçmesine rağmen gazetecilerin bugün de ağır şartlar altında görev yaptığını vurgulayarak yerel basının hayatta kalma mücadelesi verdiğini vurguladı.
"Doğru habercilik yapmak isteyen gazetecileri adeta iki ateş arasında bırakıyor"
Başkan Aydın açıklamasının devamında "Basın tarihimizde önemli bir dönüm noktası olan 24 Temmuz 1908, Türk basını için sansürün kaldırıldığı gün olarak tarihe geçmiştir.
II. Meşrutiyet’in ilanıyla gazeteler ilk kez sansür memurlarına göstermeden yayımlanmış, bu önemli gelişme yıllardır “Gazeteciler ve Basın Bayramı” olarak kutlanmaktadır. Ancak aradan geçen 116 yıla rağmen basın özgürlüğü mücadelesi maalesef bitmiş değil, sadece şekil değiştirmiştir. Çalışma şartlarımız ağır, ekonomik güvencemiz zayıf, gelecek kaygımız yüksek. Ne yazık ki, yıllar geçse de sorunlar farklı biçimlerde karşımıza çıkmaya devam ediyor. Bakıldığında günümüzde birçok özel günle anılıyoruz: 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü, 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı, 21 Ekim Bağımsız Gazetecilik Günü, 2 Kasım Gazetecilere Karşı İşlenen Suçlarda Cezasızlıkla Mücadele Günü. Bu özel günler, yaşadığımız sorunları çözmüyor, aksine her yeni yılda sorunlarımız daha da derinleşiyor. Günümüzde gazeteciler, ekonomik sorunların yanı sıra zaman zaman siyasi gerilimlerin de etkisini hissediyor. Farklı siyasi kesimlerin medyaya yönelik eleştirileri artarken, iktidarın eleştirel yayınlara sert yaklaşımı ve muhalefetin bazı medya organlarına yönelik boykot kararları, basın çalışanlarını zor bir denge içerisinde bırakıyor. Bu durum, doğru habercilik yapmak isteyen gazetecileri adeta iki ateş arasında bırakıyor. Halkın haber alma hakkı zarar görüyor, basın özgürlüğü sözde kalıyor. Sansürün kaldırılışını kutladığımız bugün bile gerçek anlamda özgür basına ulaşamadığımız ortada. Sansürün sadece biçim değiştirdiği, ekonomik baskılarla, siyasi kutuplaşmayla, davalarla, soruşturmalarla şekil değiştirdiği bir dönemi yaşıyoruz. Bu genel tabloya yerel basının yaşadığı sıkıntılar da eklendiğinde, sorunların boyutu daha da derinleşiyor. 6’sı Manisa merkezde olmak üzere günlük-haftalık ve aylık olarak toplamda 21 yerel gazete ve onlarca haber sitesi vatandaşın haber alma hakkı için görev yapıyor. Tüm zorluklara rağmen büyük bir özveriyle kamuoyunu bilgilendirmeye devam eden yerel basınımız, ekonomik anlamda ise her geçen gün daha fazla sıkıntıya düşüyor. Özellikle Manisa’da uzun yıllardır ciddi bir yapısal sorun olan matbaa eksikliği nedeniyle gazetelerimiz İzmir’de basılmak zorunda kalıyor. Bu durum hem baskı maliyetlerini hem de gazetelerin sayfa yükünü artırıyor. İzmir’de basılan gazeteler, en az 4 sayfa daha fazla basmak zorunda kalarak ek maliyetle karşılaşıyor. Kağıt fiyatlarındaki artış, baskı ücretleri ve reklam gelirlerindeki düşüş ise yerel basının sırtındaki yükü her geçen gün daha da ağırlaştırıyor. Tüm bu zorluklara rağmen, meslek onurunu koruyarak halkın doğru bilgiye ulaşması için gecesini gündüzüne katan tüm meslektaşlarımın 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı’nı kutluyorum. Umuyorum ki; gazetecilerin daha özgür çalıştığı, daha insani koşullarda görev yaptığı, ekonomik bağımsızlığını sağlayabildiği günlerde yeniden bayram kutlamak nasip olur." ifadelerini kullandı.