Manisa protokolü bayramlaştı
Manisa protokolü bayramlaştı
İçeriği Görüntüle

Bu kapsamda Manisa Celal Bayar Üniversitesi İletişim Fakültesi TUBİTAK 2209/A programı kapsamında “Manisa Bezinin Genç Nesle Entegrasyonu ve Tanıtımının Etkisi” Projesini hayata geçirdi.
Manisa Celal Bayar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meral Özçınar, Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Göker Gülay, proje yürütücüsü Doç. Dr. Pınar Güner Koçak ve proje ekibi üyeleri Kardelen Karabulut, Asya Karaman ve Ayşenur Uğurlu proje çerçevesinde önemli bir saha çalışması gerçekleştirdi. Manisa’nın kültürel miras unsurlarından biri olan ve geleneksel dokuma sanatını temsil eden Türk Kadınlar Konseyi Manisa Kurucu Başkanı ve MABEZ Başkanı Mübeccel Kafkaslı ve ekibini ziyaret etti. Gerçekleştirilen görüşmelerde, Manisa Bezinin tarihçesi, üretim süreci, kullanım alanları ve günümüz genç kuşaklarına nasıl daha etkili biçimde tanıtılabileceği üzerine kapsamlı istişare edildi. Aynı zamanda bu görüşme, yerel televizyon kanallarında yayınlanmak üzere kayıt altına alındı ve projenin görünürlüğü açısından da önemli bir adım oldu. Kültürel değerlerin korunması ve gelecek nesillere aktarılması amacıyla yürütülen bu çalışma, Manisa Bezinin tanıtımına ve sürdürülebilirliğine katkı sağlamayı hedefliyor.
Türk Kadınlar Konseyi Manisa Kurucu Başkanı ve MABEZ Başkanı Mübeccel Kafkaslı, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü, İletişim Fakültesi Dekanı ve ekibine desteklerinden dolayı teşekkür etti. Kafkaslı, tarihi Manisa Bezine önem veren bir kuruluş olduklarını ifade ederek, “Vurgulamak isterim Manisa’nın mesiri 485 yıllık ama Manisa Bezinin 600 yıla dayanan bir geçmişi var. Dolaysıyla Manisa’nın o dönemde 600 yıl önce 8 bin nüfusu bulunurken, 3 bin dokuma tezgahı bulunuyordu. Yani bütün ekonomi tezgah üzerineydi. O zaman Manisa’da pamuk boldu. Kızlar evlendikten sonra evde Manisa Bezi dokumaya devam ediyor, erkekler askere gidip geldikten işin başına geçiyor. Manisa Bezi 600 yıl önce başlatılmış önemli bir işlem. Başta İstanbul ve saray olmak üzere bütün müştemilatlarına aynı zamanda gemilerin yelkenlerine varana kadar ve Anadolu'nun her yerine tarihi Manisa Bezi gitmiş. Yani Manisa’da başlamış bu olay. Manisa’da Kırmızı Köprü tarafında eski evlerde tak tak seslerini duyardık. Her evde tezgah vardı. 1975 yılına kadar böyleymiş. Zamanla 3 bin tezgah sayısı 300’lere, 75’lere kadar düştü. Manisa’da Ali Amca diye bir kooperatif vardı. Onlar Manisa Bezi diye rengarenk dokurlardı. Onlardan peçeteler yapılır, etrafı dantel olur, herkese Manisa Bezi diye hediye yapılırdı. Ama esas olaylar açık söylüyorum Amerikalılar gelip bizden bütün ürünleri aldıktan sonra bize de naylon göndermişler” dedi.
Türk Kadınlar Konseyi olarak tarihi Manisa Bezine 14 sene önce el attıklarını belirten Kafkaslı, dönemini Manisa Valisi Orhan Işın döneminde Manisa Bezinin yeniden hayat bulduğunu söyledi. Kafkaslı, Manisa Bezini bugün dünyaya tanıtmaya çalıştıklarını kaydetti. Kafkaslı, “Manisa Bezini yeniden başlattık. Denizli Buldan’a gidip tezgahları bulduk. Amcaları, teyzeleri, hocaları bulup Manisa’ya getirdik. Tabi ki bir kooperatifin kurulması gerekiyordu. Tarihi Manisa Bezi ‘MABEZ’ adı altında kooperatifimizi kurduk. Gelir sağlamadan sırf tanıtma açısından, reklam açısından bugüne kadar çalıştık. Genç öğretmenler yetiştirdik. Bunlardan biri de Serpil Bingöl’dür. Her şeyi ciddiyle ele alıyor, yapıyor. Manisa Bezinin patenti bize ait. Başkaları yaparsa bizim onları dava etme hakkımız var ama biz bunu yapmıyoruz Manisa olduğu için. Her kursiyerimize dokudukları her ürün başına ücret ödüyoruz. Böylece onlarda ihtiyaçlarını karşılamış oluyorlar. Bizim için çok önemli kadına destek. Ama biz kadın erkek diye de ayırmıyoruz. Doğrudan doğruya insana hizmet vardır. Biz konsey olarak ekibimizle birlikte bugüne kadar getirdik” diye konuştu.
Manisa Celal Bayar Üniversitesi’nin Manisa için büyük bir onur ve şeref olduğunu vurgulayan Kafkaslı, İletişim Fakültesi Dekanı, hocaları ve öğrencilerin destek vermesinin çok önemli olduğunu dile getirdi, Manisa Bezine sahip çıkmaları adına teşekkür etti.
Manisa Celal Bayar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meral Özçınar, Manisa Celal Bayar Üniversitesi olarak her zaman şehirle iç içe, şehrin değerlerini önemseyen, değerlerinden yola çıkan projeler üretmek istediklerini kaydetti. Rektörlüğün bu konuda çok hassas olduğunu belirten Özçınar, bu konuda önemli projeleri hayata geçirdiğini söyledi. Özçınar, “Manisa Celal Bayar Üniversitesi İletişim Fakültesi olarak Marka Kent Manisa diye bir çalışmamız, bir projemiz var. Yani Manisa’yı markalaştıracak, Manisa’yı diğer illerden ayırt edecek, onu biricik kılacak o vazgeçilmez özelliğini ön plana çıkarmayı hedefliyoruz. Hem üniversite öğrencilerimizin Manisa ile ilgili algısını ölçen, hem şehrin algısını ölçen birçok görüşme yaptık. Buradaki amacımız da aslında Manisa’nın çok zengin bir yer olduğunu düşünüyoruz kültürel değerler olarak ama zenginliği oranında bilinir olduğunu düşünmüyoruz. Bu zenginliği artırmak için özellikle medya araçlarını kullanarak çok şey yapmak istiyoruz. Bu nedenle çalışıyoruz. Fakültemize destek veriyoruz bu anlamda. Dolaysıyla bu yılda bu tarz projelerimizin çıkması bizleri çok mutlu etti. ama tabi ki bir tesadüf değil. Aslında uzun süredir çalıştığımız şeylerin başarıya ulaşması diyebiliriz. Çünkü hiçbir şey tesadüf olmaz. Büyük emeklerin sonunda ortaya çıkar” diye konuştu.
Özçınar, “Bu kültürün en önemli taşıyıcısı. Sadece bir dokuma değil işte gelenekler, düğün adetleri, bütün adetleri içeren bir şey olduğunu için gerçekten tarihi bir nokta olduğunu düşünüyorum. Manisa’yı markalaştıracak şeyler de işte Manisa Bezi gibi önemli değerlerdir. Bu nedenle bunu seviyoruz. Yapan herkese çok çok saygı duyduğumuz için yaşatmak istiyoruz. Buradan elde ettiğimiz şeyleri belgesellere, farklı metinlere dönüştürmek, tanınırlığını artırmak, başka projelerle bunun devamını da sağlamak istiyoruz. Çünkü amacımız sadece tek bir projeyle değil bunu sürdürülebilir olarak devam etmesidir. Mübeccel Kafkaslı’yı bir kütüphane olarak görüyoruz. Buna ortak olmaktan mutluyuz” dedi.
Proje yürütücüsü Doç. Dr. Pınar Güner Koçak, “Halkla İlişkiler Proje Uygulamaları dersi kapsamında Manisa Bezinin genç nesle entegrasyonu ve tanıtımıyla ilgili bir TÜBİTAK projesi oluşturduk. TÜBİTAK’ın bizi desteklemiş olması, dekanımızın bizi desteklemiş olması ve Mübeccel Kafkaslı’nın bize her konuda destek vermiş olması projenin uygulanabilir hala gelmesini sağladı. Bizim amacımız genç nesli Manisa Bezini entegre etmek. Onlar nasıl kullanabilir, nasıl yaygınlaştırabiliriz, geçmişten geleceğe miras olarak nasıl aktarabiliriz. Çünkü geçmişteki kullanım alanları farklı, şimdiki kullanım alanları farklı. Tercihler çok hızlı değişiyor. Bu hızlı simülasyon içerisinde biz Manisa Bezini nasıl konumlandırabiliriz, nasıl unutulmadan bir değer olarak aktarımını sağlayabiliriz bunun peşindeyiz. TÜBİTAK Projesiyle de bunu ön görmeye çalışıyoruz. Neler yapabiliriz ve nasıl bir çıktı üretilebilir diye sonrasında. Bu bir başlangıç. Biz aslında bir adım attık” diye konuştu.

Kaynak: BÜLTEN